Firmaların doğa dostu bir tavır takınmalarına alışmaya başlıyoruz. Çoğu zaman samimiyetinden şüphe duysak da olumlu çıktılar elde edebiliyorsak çevremiz adına bir kazanımdır diyebiliriz (miyiz?).

Solar electric scooter vehicle with Lithium Battery Technology

  • Posted: Salı, Kasım 23, 2010
  • |
  • Author: CresCent
  • |
  • Filed under: Teknoloji

Tuvalet Kağıdı, ama Çevreci

  • Posted: Cuma, Kasım 05, 2010
  • |
  • Author: CresCent
  • |
  • Filed under: Kozmetik, Pazarlama


Firmaların çoğu zaman maliyetleri düşürmek için bulduğu bazı çözümleri takdirle karşılıyorum. İşte bunlardan biri de hem kağıt tüketimini azaltma hem de maliyeti düşürme adına ABD'deki Scott markalı tuvalet kağıdı üreticisinin hazırlandığı yenilik. Karton tüpleri olmayan tuvalet kağıtları. Çok akıllıca!

Dünyanın kağıt devi Kimberly-Clark’a göre, karton tuvalet kağıdı tüpleri aslında değeri 160 milyon pound’dan fazla tutan çöpler! (ki bunların yılda 17 milyar kadarı atılıyor). Bu tüpler kartondan yapılmış olmasına rağmen tamamen atılmakta, nadiren geridönüşüme kazandırılmaktadır. Önümüzdeki birkaç hafta içinde, şirket Wallmart gibi birkaç mağazada karton tüpleri olmayan tuvalet kâğıtlarının testlerine başlayacak ve olası bir Tuvalet Kağıdı devrimi için takibe alacak. Yeni tüpsüz rulolar büyük olasılıkla daha az yuvarlak olacak, fakat şirket standart tuvalet kağıtlarındaki gibi kolayca dönebileceği konusunda garanti veriyor (Firma düşündüğü işlemi yapabilmek için özel bir sarma süreci düşünmüş, ancak bunu gizli tutuyor).

Bu da düşünülen değişikliğe dair küçük bir örnek:


Kaynak: Interior Design

Green IT

  • Posted: Pazartesi, Kasım 01, 2010
  • |
  • Author: CresCent
  • |
  • Filed under: Pazarlama, Teknoloji

Green IT özellikle son yıllarda ivme kazanan ve gerçekten etkin kullanıldığında çok faydalı olabilecek çevreci bir yaklaşım. Firmaların çalışma performansını artırmada önemli rol oynadığı gibi, elektrik, kağıt vs. sarf malzeme tüketimini de azaltıyor. Tüm bunlara ek olarak yapılan bu çalışmalar doğru lanse edilirse güzel bir pazarlama argümanı olarak da kullanılabilir. Google'in çalışanları için sağladığı imkanlar halen kulaktan kulağa dolaşmakta.

Green IT çalışmalarını iki ana başlıkta sınıflandırmak mümkün.

Biri döküman yönetimi anlamında yapılacak çalışmalar. İzinlerin, onayların, masrafların intranet üzerinden yapılması gibi, ki bu kağıt, zaman, toner tasarrufu demektedir.

Diğeri de kullanılan donanımların iyileştirilmesi ve doğru seçilmesi, bununla birlikte her kullanıcı bilgisayarı üzerinde çalışan işlemci, hard disk vs. ağır işletimleri kombine bir sistem yani sunucular üzerinden çözme yönünde yapılacak çalışmalardır (Server/Thin Client) .

Özetle; Green IT'nin temelini sanallaştırma çalışmaları oluşturmaktadır diyebiliriz.

Bununla ilgili hazırlanmış, örnekleri de barındıran bir sunumu paylaşıyorum. Şirket içi bir sunum olduğu için özel veriler gizlenmiştir.


Küresel Isınmaya Karşı Beyaz Çatılı Evler


Küresel ısınma ile mücadelede yeni yöntem: Beyaz çatılı binalar.
Okuduğum haberin başlığı bu şekilde.

Kaliforniya laboratuvarında yapılan bir araştırmaya göre koyu renkli çatılar güneş ışığını yüzde 20 oranında yansıtırken beyaz çatılı evler güneş ışığından kaynaklanan zararlı ışınları azaltarak yüzde 60 ila yüzde 80 oranında yansıtıyor. Evlerinin çatıları beyaz olan binalarda özellikle klima bulunmayan evlerin sıcaklığı düşürülürken, çatı izolasyonunda da ilerleme sağlanabiliyor.

Nasıl bir araştırmaya göre hangi rapor hazırlanmış ve bu sonuca varılmış okuduğum haber kaynağında bunlardan bahsetmiyor. Ancak hepimizin bildiği basit bir şey var ki beyaz güneş ışığını daha çok yansıtır. Yani bahsedilen tez aslında şehir tasarımlarında, araçlarda beyaz rengin kullanılması durumunda ısının daha az absorbe edileceğini söylüyor. Dolayısyla daha az klima vb. cihaz çalışacağı için küresel ısınmaya karşı da bir önlem alınmış olacak.


Düşünce güzel bence ancak benim aklıma bu durumda tam tersi de geliyor: Peki bu durumda kışın daha çok ısınma ihtiyacımız ortaya çıkmayacak mı?

Hibrit Akü

Yiğit Akü ile Forum Mühendislik firmalarının ortak çalışmasıyla Hibrikit-HEB Enerji Sistemi adında yeni ve yerli bir sistem üretildi. Otomobile monte edilen bu sistemle araçlarda yüzde 25-30 oranında yakıt tasarrufu sağlandığı söyleniyor.

Uygulama kısaca şu şekilde:

Sistem, dizel veya benzinli her araca uygulanabiliyor. Kısa mesafe ve düşük hızdaki kullanımlarda devreye girerek tasarruf sağlıyor. Ayrıca egzoz salınımını minimize ettiği için çevre kirliliğini azaltıyor. Güvenli kullanım sağlıyor. Kapalı veya açık ortamlarda rahatlıkla kullanılabiliyor. HEB bataryası sayesinde güneş enerjisini ve kinetik enerjiyi depolayıp doğal enerjiyle hareket sağlıyor. Bu sayede yakıt tüketiminde yüzde 25-30'a varan tasarruf sağlanıyor. HEB bataryası sıcak veya soğuk koşullarda güvenli olarak çalışabiliyor. Şarj ve deşarj çevirim kabiliyeti normal akülere göre 5 kat daha fazla. Bu sayede güneşten ve tekerleklerden aldığı enerjiyle araç kullanımında rahatlık sağlıyor.

Araçlar, herhangi bir orijinal parçasına dokunulmadan, küçük bir kitin ve ona özel tasarlanmış akünün eklenmesiyle elektrikli birer araca dönüştürülebilecek. Bu sistem bütünü sayesinde, fren yapma sırasında, araç dururken ve belli bir hıza ulaşıldığında kullanılan enerji kendini yenileyerek ve yakıt tüketimini düşürerek tasarruf sağlayacak.

"20 bin aracın karbondioksit emisyonunu sıfırlamak için 299 bin ağaç dikilmesi gerekiyor"

Neden?

  • Posted: Çarşamba, Ekim 13, 2010
  • |
  • Author: CresCent
  • |
  • Filed under: Pazarlama, Sosyal

Hemen her gün çevreyi ve sağlığımızı etkileyen satın alma kararları veriyoruz.
ABD Pensylvania eyaletinin bu seçimleri çevreci olanlardan yana yapmakla ilgili hazırladıkları videoyu paylaşıyorum. Video sanal alem için biraz uzun sayılabilir ancak izlemenizi tavsiye ederim.

Bu tip çevreci çalışmalar bizde de pek çok vakıf, dernek vs. tarafından yapılıyor.
Ancak sistemli, sürekli ve bence en önemlisi odaklı bir iletişimin belediye desteği veya doğrudan belediye eliyle yapılması tüm bu çalışmaların etkisini daha da artıracaktır.
Bu bahsettiğim elbette bazı belediyelerin kapılara geridönüşüm için plastik torbalar dağıtmasından çok farklı.




Link: http://www.pacast.com/display_media_production_id.asp?production_id=448

Kitap: The New Rules of Green Marketing

  • Posted: Cumartesi, Ekim 02, 2010
  • |
  • Author: CresCent
  • |
  • Filed under: Pazarlama


http://www.amazon.com/New-Rules-Green-Marketing-Inspiration/dp/1605098663/ref=tag_rsn_rs_edpp_url?ie=UTF8&tag=free-amazon-coupon-code-20&creative=381421

Guerilla Marketing Goes Green

  • Posted: Çarşamba, Eylül 29, 2010
  • |
  • Author: CresCent
  • |
  • Filed under: Pazarlama

Guerilla Marketing Goes Green from Indy Graphics on Vimeo.

Yeşil Bilişim Raporu

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Stratejik Araştırma ve Stratejiler Dairesi Başkanlığı Yeşil Bilişim 2010 Raporu’nu yayınladı. Raporda, bilişim sektörünün çevreye etkisi üç seviyede inceleniyor. Birinci seviye etkisi bilişim ürünlerinin tasarımdan üretime ve faaliyetinden yok edilmesine kadar hayat döngüsü boyunca çevreye doğrudan etkisini içeriyor. Doğrudan bilişim ve yaygın kullanımı ile ilgili çevresel konular bu kapsamda değerlendiriliyor. İkinci seviye etkisi ise bilişim teknolojilerinin iş ve günlük yaşamda kullanılması sonucu olarak ortaya çıkan süreç verimliliğindeki artış. Bilişim uygulamalarının, bilişim araç gereçleri tarafından tüketilen enerjinin kat kat fazlasının tasarruf edilmesi için kullanılma potansiyeli bulunuyor.
Üçüncü seviye etkisi ise sistemsel etki ve uzun dönemde ortaya çıkan etki. Uzaktan çalışma, telekonferans, akıllı taşıma sistemi, akıllı ölçüm ve akıllı bina tasarımları gibi uygulamalarda bilişimin sağladığı verimlilik avantajını kullanan insanların ve toplumların davranış kalıplarının değişmesini içeriyor.

Yeşil Bilişim Strajesi belirlenmeli

Yeşil Bilişim 2010 Raporu’nda yer alan öneriler bölümünde ise “Yeşil Bilişim Stratejisinin” belirlenmesi gerektiğine dikkat çekiliyor. Genel politika önerileri kısmında dikkat çeken bazı başlıklar ise şunlar:
- Kullanılacak bilişim cihazlarında aranacak yeşil bilişim özelliklerinin olması
- Yeşil ekonominin temellerinin atılması ve küresel ekonomik kriz ile mücadelede çevreci ekonominin canlandırılması
- Çevreci bilişim ve bilişim uygulamaları için Ar-Ge ve yenilikçilik teşviklerinin ve fonlarının oluşturulması
- Devlet alımlarında yeşil bilişim koşulunun gözetilmesi
- İşletmecilere kullandıkları cihaz ve altyapılar ile sundukları hizmetlerde yeşil bilişim önceliklerini takip etmeleri için yükümlülükler getirilmesi
- Bilişim sektörüne özgü “Sera Gazı Envanter Çalışması” yapılması
- Bilişim cihazlarından ortaya çıkan salınım miktarının ölçümlenmesi
- Bilişim teknolojilerinin katkısıyla azaltılabilecek sera gazı salınım miktarı belirlenmesi

Genel politika önerilerinin yanı sıra kamu kurum ve kuruluşları tarafından alınabilecek önlemlere de değinilen rapordan bazı önlemler şunlar:
- Tüm kamu kurum ve kuruluşlarının yeni bilişim ekipmanları satın alımı esnasında belirlenen karbon salınımı standartlarını gözetmesi,
- Karbon salınımını azaltacak uygulamaların belirlenmesi ve tüm kurumlar tarafından uygulanması:
Bilgisayar ve dizüstü bilgisayarlar için
- Aktif ekran koruyucularının kaldırılması
- 5 dakika içinde kullanılmaması durumunda bekleme konumuna geçmesi
- Ofis saatleri dışında bilgisayarların kapatılması
- Artık ihtiyaç duyulmayan ancak çalışır durumda olan cihazların gözden geçirilmesi ve yeniden değerlendirilmesi
- Düşük enerji tüketen işlemcilerin ve verimli güç kaynaklarının tercih edilmesi
Diğer ofis ekipmanları için:
- Ofis saatleri dışında yazıcı, faks makinesi gibi cihazların kapatılması ya da kullanılmadığı zamanlarda enerji tasarruf moduna ayarlanması,
- Yazıcıların varsayılan olarak arkalı önlü ve siyah beyaz çıktı alacak şekilde ayarlanması.
- Yazıcı sayısının azaltılması
- 2030 yılı itibariyle tüm kamu kurum ve kuruluşlarında kullanılan bilişim ekipmanlarının karbon salınımını en aza indirerek “Karbon Nötr” bir sektör haline gelmesi.

Raporun tamamını buraya tıklayarak indirebilirsiniz.

Kaynak: BT Haber, Yusuf Çağlayan
Fotograf: http://www.life123.com

Doğa için Çal - 2

  • Posted: Çarşamba, Ağustos 11, 2010
  • |
  • Author: CresCent
  • |
  • Filed under: Sanat

Geçen yıl Doğa İçin Çal videosunun ilkini paylaşmıştım. Bu da ikincisi. Çok başarılı.

Doga icin Cal 2 / Uzun ince bir yoldayim - official video from Doga icin cal on Vimeo.

Sustainable Social Media for the Green Marketer

  • Posted: Salı, Ağustos 03, 2010
  • |
  • Author: CresCent
  • |
  • Filed under: Pazarlama

View more presentations from Park Howell.

Geridönüşümlü Post-It

  • Posted: Cumartesi, Temmuz 31, 2010
  • |
  • Author: CresCent
  • |
  • Filed under: Pazarlama, Sosyal


3M firması "Greener Notes" adı altında yeni ürünler piyasaya sürdü geçtiğimiz aylarda. Kağıt temelli geri dönüşümlü malzemeden ürettikleri bu yeni post-it'lerin çeşitleri de bulunuyor. %100 geri dönüşümlü, içinde en az %30 geri dönüşümlü malzeme kullanılmış olanlar vs. Bence geç bile kalınmış bir uygulama.

Ancak bu gecikilmiş uygulamaya bir de yine klasik diyebileceğimiz bir yeşil pazarlama yöntemi de eklenmiş. Alınan her paketten çıkan kodlar aşağıdaki web adresine giriliyor ve 3M bu aldığınız ürün vesilesiyle bir ağaç dikiyor. Hedef 100.000 ağaç, şu anda 200 ağaç dikilmiş durumda. Projenin çok hızlı ilerlediği söylenemez yani.

Detayları buraya tıklayarak öğrenebilirsiniz. Yalnız üründen çıkan promosyon kodunu yazmanız yeterli olmuyor, ürünü nereden aldığınız, başka hangi çevreci ürünleri tercih ettiğiniz ve firmanızda kaç kişi çalıştığı gibi soruları da cevaplayarak 3M'in veri toplamasına da yardımcı oluyorsunuz.

Çevreci Post-It hakkında daha fazla bilgi için buraya tıklayabilirsiniz. "Buy One, Plant One" adıyla yürütülen kampanya
sadece Amerika'da uygulanıyor.

Buna benzer bir uygulamayı daha önce Kimberly-Clark'ın yaptığını önceki yazılarımdan birinde bahsetmiştim. Bu tip uygulamaların doğru olduğunu düşünüyorum, post-it sayesinde http://www.americanforests.org/ adresinden haberdar olmayı da ayrıca bir kâr sayıyorum. Ancak pazarlama adına dahice bir uygulama olduğunu söyleyemeyeceğim.

Çiğ Süt ve FDA

  • Posted: Pazartesi, Temmuz 26, 2010
  • |
  • Author: CresCent
  • |
  • Filed under: Gıda, sağlık

Bu yılın başlarında FDA ve Hastalıkların Kontrolü ve Önlenmesi Merkezi başta olmak üzere halk sağlığıyla ilgili kurumlar, pastörize edilmemiş çiğ sütün ölüme neden olabilecek hastalılara yol açan Salmonella, E. coli O157:H7, Listeria, Campylobacter ve Brucella gibi zararlı bakteriler içerdikleri bu yüzden çiğ süt içmemeleri gerektiği konusunda tüketicileri uyarmıştı ve sonrasında da bu uyarınılarını devam ettirdi.

Diğer taraftan da özellikle ABD'li organikçilerin büyük tepkisini çeken FDA'in bu açıklamasından sonra iki taraf arasında ciddi bir çekişme başladı. Organikçiler çiğ sütün pastorize edilmiş sütten daha besleyici ve doğal antimikrobiyal olduğunu söylemekte, FDA ise besleyecilik açısında aralarında pek de fark olmadığını, oysa zararları açısında çiğ sütün büyük tehlikeler arzettiğini savunmakta.

Geçen yılın sonlarında süt konusunda epey araştırma yapmış biri olarak çiğ süt içilmesi gerektiğini savunan pek çok akademik çalışma okumuş idim. Ancak ben pek ikna olamadım, bu araştırmamdan aklımda kalan, en azından ergenliğe kadar çocuklara inek sütü yerine keçi sütü içirilmesinin daha doğru olduğuydu. Bu başka bir tartışma elbette.

Organikçilerin bu sıralarda nette epey rağbet gören bir karikatürünü paylaşıyorum.




Kaynak: http://journal.livingfood.us

Doğal Makyaj !

  • Posted: Pazar, Temmuz 25, 2010
  • |
  • Author: CresCent
  • |
  • Filed under: Kozmetik, sağlık

Bilindiği üzere kozmetikler pek çok kimyasallar içeriyor. Doğallığa özen gösteren özellikle hanımlar için kozmetik ürünler tarafında gerçek doğal makyaj alternatifleri çok sınırlı. Doğal makyaj konusu bizde henüz yeterince popüler değil. A.B.D'nin doğal makyaj konusunda önemli ismi Jessa Blades'in önerdiği bazı ürünler var. Web adreslerini aşağıda bulabilirsiniz. Ayrıca Jessa Blade'i takip etmek isteyenler http://www.bladesnaturalbeauty.com adresinden takip edebilirler.

1. Primitive Lipstick
2. Jane Iredale
3. Couleur Caramel
4. rms beauty
5. Nvey Eco
6. W3LL Peopleo

Kaynak: http://www.bladesnaturalbeauty.com
Photo: Kathrin Ziegler / Getty Images

Bisikletine Bin, Telefonunu Şarj Et

Cep Telefonları için araç sarj cihazlarından sonra şimdi de bisiklet sarj cihazı çıktı. Nokia'dan başarılı bir çevre dostu uygulama. Hem uygulanabilirliği hem de faydası yönünden güzel bir yeşil pazarlama örneği diyebilirim. Bisiklette pedala bağlanan bir dinamo aracılığıyla üretilen enerji kullanılarak telefonunu bisikleti sürerken şarj olmasını sağlayabiliyorsunuz. Basit ama zekice. Nokia'nın hazırladığı bisiklet kitinde telefon takma yeri, sarj cihazı, bisiklet lambası ve dinamo bulunuyor.

Ürün henüz pazara sunulmadı ancak 2010'un sonuna doğru Avrupa yaklaşık 15 €'dan satışa sunulması planlanıyor. Özellikle bisiklet ile ulaşım kültürü yaygınlaşmış ülkeler/şehirler için çok kullanışlı olabilir.

Kaynak: http://conversations.nokia.com/2010/06/03/cycling-for-fun-and-profit

Şarj Bitince Prizden Atan Fiş

  • Posted: Perşembe, Mayıs 13, 2010
  • |
  • Author: CresCent
  • |
  • Filed under: Sosyal, Teknoloji


Yoğun iş trafiğinden fırsat bulamadığım için yazamadığım onlarca konuyu atlayıp bundan yaklaşık iki ay önce rastladığım bir öğrenci icadını paylaşmak istedim. Sürdürülebilir bireysel çevrecilik adına başarılı ve basit bulduğum bir keşif.

Çoğumuz telefonlarımızı şarja takıp saatlerce bekletiyoruz, kimi zaman yatarken prize takıp sabah alıyoruz. Bu cihaz telefon şarj olduktan sonra otomatik olarak prizden atıyor.
Elbette buradan sağlanan elektrik tasarrufu çok çok ihmal edilebilir düzeyde denilebilir ancak yaklaşım olarak çok doğru bulduğum için paylaşmak istedim.

Outlet Regulator Video from conor klein on Vimeo.

Carrefour'un Çevre Dostu Poşetleri

  • Posted: Çarşamba, Mart 10, 2010
  • |
  • Author: CresCent
  • |
  • Filed under: Gıda, Pazarlama

Alışverişlerimi zaman zaman Carrefour'dan yapıyorum. Carrefour'u tercih etme nedenimin yukarıdaki resimde gördüğünüz doğa dostu hassasiyet ile ilgisi yok. Geçtiğimiz haftasonu her kasa önünde daha önce de dikkatimi çeken bu "çevre dostu" poşetlerin bulunduğu platformu detaylıca inceleme imkanım oldu. Üzerinde yazan metin şu şekilde:

Çevre Dostu CarrefourSA poşetlerinden bir kere alın, uzun süre kullanın. Gelecek nesillere temiz bir çevre bırakın. Doğa dostu poşetlerde yırtılma yada yıpranma olduğu takdirde ücretsiz olarak yenisiyle değiştirebilirsiniz. Doğayı seviyoruz.


Platformu inceledim derken şu sorulara cevap aradım. Bu 1,5 TL'ye satılan ve çevre dostu olduğu söylenen poşetlerin kasanın sonunda ücretsiz aldığımız poşetlerden ne farkı var? Acaba geridönüşümlü malzemeden mi yapılmış ki çevre dostu. Ben buna dair bir işaret, ibare, logo vs. göremedim. Peki bu poşetlerin çevreyle dostluğu nerelere dayanıyor acaba? Yazan metinden anladığım kadarıyla yırtılma ve yıpranma konusunda biraz daha dayanıklı, bir de hasar olduğunda değiştirilebiliyor. Daha kalın plastik poşetten çevre dostu nasıl oluyor?

Buğday Derneği'nin öncü olduğu bir projede ve Kadıköy'de bez torba/file kullanımı yaygınlaştırılmaya çalışılıyor. Bunun başarılı ve doğru bir proje olduğunu düşünüyorum. Fakat Carrefour'a bu kadar amatör bir yeşil pazarlama örneğini yakıştıramadım doğrusu.

Sadece iki öneri de bulunmak istiyorum:
1. Madem poşeti parayla satıyorsunuz, o vakit bez torba bari koyun da hakikaten çevre dostu diyebilelim.
2. Platformdaki cümlede geçen "yada" ayrı yazılmalıydı, ya da şeklinde. Demek ki bu işler kontrol edilmeden yapılıyor, bu da bu işlerin henüz yeterince önemsenmediği konusunda az da olsa fikir veriyor.

(Not: Eğer poşetler belirtilmediği halde geridönüşümlü malzemeden üretilmiş ise yazımı bir nebze daha hafifletebilirim ancak bu konuda çevre dostu bir proje yapılacaksa bez torbadan yapılması gerektiği konusunda kesin kanaat sahibiyim)

Büyük Firmalarla - "Savaşma Seviş!"

  • Posted: Perşembe, Şubat 18, 2010
  • |
  • Author: CresCent
  • |
  • Filed under: Pazarlama, Sosyal

Çevremizle ve sağlığımızla ilgili hassasiyetimiz her geçen gün medyanın da yoğun desteği ile artıyor. Hal böyle olunca geldiğimiz durumun kendimizden başka suçlularını da arayışımız ister istemez kendini daha çok gösteriyor. Bu noktada doğanın tüketilişine özellikle büyük şirketlerin sebep olduğu, dolayısıyla pek çok farklı ülke halkının ve bunlar içerisinde elbette özellikle çevrecilerin bu firmalara karşı temkinli olunması gerektiği ile ilgili çoğu haklı onlarca sebebi ortaya çıkıyor.

Ancak yapılan yanlışları göstermek ve onları caydırmak için zorlama ve dayatmalarla karşılarına dikilerek yapılan pek çok uğraşın yanında ben farklı bir açıdan bakmayı deniyorum. Diğer tarafıyla bu büyük firmaların sahip oldukları varlık ve güç bugün iyi amaçlar için kullanılamaz mı? Onları anlamaya çalışarak ve biraz da kendimi zorlayarak özellikle uluslar arası arenada iş yapan firmaların geldikleri noktaya ulaşmak için uzun bir yoldan geçtikleri düşünüldüğünde, bu süreç içerisinde çevre adına tam anlamıyla günahsız olmaları da maalesef beklenemez. Çünkü mevcut dünya düzeni; kurallara ve etiğe harfi harfine uyan, maliyetlerini hesaplarken ve üretimlerini yaparken çevreye/insana vereceği zararları da hesaba katan firmaları küçük oyuncular olarak bırakırken önceliğini tamamen rakamlar üzerine kuranları yükseltiyor. Bu firmaların tam da bu noktadaki seçimleri nasıl sorgulanmalıdır: Küçük kalmak, daha da büyümek?

Aşağıda bahsedeceğim firmalar elbette dünyanın en “yeşil” firmaları değiller. Ancak az önce değindiğim üzere bu firmalar pazardaki niş oyuncular da değiller. Bu yüzden sürdürülebilirlik adına neler yaptıklarına bakmakta fayda var.

Kimberly-Clark

Kağıt devi Kimberly-Clark çevrecilik ile ilgili hakkında basında çıkan kötü haberleri tersine çevirmek istedi ve geçtiğimiz yılın başlarında EPA (U.S. Environmental Protection Agency) tarafından “yeşil güç” (Green Power) üyesi olarak tanındı. Greenpeace ile Kanada’nın Boreal Ormanlarındaki traşlama kesimi hakkında yaşadığı uzun çatışmalardan sonra firma, doğa dostu kaynaklardan elde edilen fiberin kaynak olarak kullanılmasını kabul etti.

Kimberly-Clark, sürdürülebilirlik adına üçüncü parti Orman İdare Komisyonu tarafından sertifikalandırlmadıkça Boreal’dan materyal getirilmediğini söylüyor. Bu biyolojik çeşitliliğin korunmasına ve iklim değişikliklerine karşı Boreal’ın önemli bir bölge olduğunu vurgulayan çevreciler adına önemli bir kazanım. Kleenex, Scott ve Cottonelle markalarını üreten firma 2011 yılı sonunda Kuzey Amerika’daki kağıt mendillerin %40’ının geridönüşümlü veya sertifikalı olacağını ve bu rakamın artış hızıın 2007’den bu yana %70’ler civarında olduğunu vurguluyor.

Staples

Ofis malzemeleri sektörünün liderlerinden olan Staples zaman zaman çevreci yönelimleriyle başlıklara konu oluyor. Firmanın finans müdürü John Mahoney çevre dostu sürdürülebilir girişimlerin Staples’in harcamalarında kaynak sarfiyatını önlediğini söylüyor. Örnek olarak üç amper lambalardan iki amper lambalara geçiş yapan firma harcamalarında 4,2 milyon USD kazanç sağlamış. Kullandığı dizel yakıtlarıda da tasarrufa giderek 540,000 galon/yıl yani 1,5 milyon USD’lik bir fayda sağlamış. Bunu da kullandığı kamyonları saatte 60 mil’den fazla hız yapamayacak şekilde yeniden düzenleyerek gerçekleştirmişler. Staples’in övündüğü başka bir konu da güneş enerjisine olan bağlılıkları.


Starbucks

Dünya kahve sektörünün önemli markası Starbucks pek çok mağaza için de tartışma konusu olan super aydınlatmalı LED tabelalarını 8.000 mağazasında değiştireceğini taahhüt etti. Tüm Starbucks’larda yapılacak bu değişiklikle önümüzdeki yılın sonuna kadar enerji tüketiminde %25 oranında bir tasarruf sağlanacağı hedefleniyor. Bununla birlikte mağazaları için başkaca bir takım çevreci uygulamalar da araştırılıyor. Ayrıca Sturbucks’ta herhangi biri kahve çekildikten sonra kalan artıkları kompost yapmak için isteyebiliyor.


Bu örnekleri çoğaltmak mümkün ve gün geçtikçe de artıyor. Sonuç olarak yukarıda değindiğim sorumu yineliyorum: Mevcut dünya düzeni; kurallara ve etiğe harfi harfine uyan, maliyetlerini hesaplarken ve üretimlerini yaparken çevreye/insana vereceği zararları da hesaba katan firmaları küçük oyuncular olarak bırakıp önceliğini tamamen rakamlar üzerine kuranları yükseltirken, bu firmaların tam da bu noktadaki seçimleri nasıl sorgulanmalıdır? Akabinde şunu da ekliyorum, bunları sorgulamayı bırakıp sonrayı nasıl değiştirebiliriz üzerine birlikte çalışmak mümkün olabilir mi?

2009 Blog Yazıları İlk 10 Listesi

2009 yılı yine yükselen bir ivmeyle olumlu/olumsuz pek çok yeşil pazarlama örneğine sahne oldu. Ecolect'in olumlu diyebileceğimiz yeşil pazarlama örnekleri hakkında yazılmış en popüler on blog yazısını aşağıda paylaşıyorum.


10. Hammadde Olarak Yenilenebilir Polietilen


tetra

Şeker kamışından elde edilen polietilen 9 kat daha verimli.

9. Renk Değiştirebilen Kiremit!

tile

Havanın sıcaklığına bağlı olarak renk değiştiren kiremit. Örneğin sıcak havalarda beyaz, soğuk havalarda ise koyu renk alabilmekte.

8. İlham Kaynağı Mürekkep Balığı

squid

Mürekkep balığının diş yapısı ve mimikleri pek çok mühendise, tasarımcıya ve mimara sürdülebilir çevreci çözümler sunmada ilham kaynağı oluyor.

7. Kutu Ofisler

box-office-view-1

Konteynırların yeniden ofis olarak kullanılması için inovatif bir şekilde geliştirilen çalışma.

6. Kiremitlerden Alternatif Enerji

solar-roof

Klasik kiremit şeklinde tasarlanmış güneş enerjisi panelleri.

5. Çevreci Yazı Fontu

ecofont_logo_blauwe_bg

Bu konu hakkında ben de evvelce ben de yazmıştım. http://yesilpazarlama.blogspot.com/2009/01/ecofont.html

4. Şehirde Tarım

barge

3. Güneş Panelli Uçak (Solar Airplane)

solar_impulse

Havacılıkta önümüzdeki adım...

2. ABD Doğu Sahillerinden Örnekler

permapavellc

1. Hava Koşullarına Uyumlu Binalar

weatherization-diagram

Enerji tüketimini en aza indirmeyi sağlayan bina yerleşimleri.

(Kaynak: Ecolect)